Terleme önleyici ürünler, aslında teri tamamen ortadan kaldırmayan ama kötü koku oluşumunu engelleyen özelliğe sahiptir. Çünkü aslında ter, vücudun ısı dengesini koruması için dışarı atması gereken sudur. Sıcak havada ve sıcak bir ortamda, vücudun kendini soğutabilmesi için ter bezleri çalışmaya başlar. Tercih edilen kıyafetin kumaşı, kişinin bünyesi ve sahip olunan hastalıklar gibi farklı etkenler de kişinin terleme düzeyinde etkilidir. Bu durumun bir kâbusa dönüşmemesi için yapabileceğiniz en güzel şey, terlemenin doğal bir süreç olduğunu kabul etmektir. Özellikle hormonal nedenlerle sürekli terleme şikâyeti bulunan kişiler, bu durum nedeniyle bazen psikolojik zorluklar yaşayabilmektedir. Ancak asıl problem terlemenin kendisi değil, "ter nedeniyle oluşan kötü koku"dur. Özellikle de ter kıyafetle birleştiğinde, kişi herhangi bir terleme önleyici ürün kullanmıyorsa bu kötü koku oluşumuna neden olabilir.
Günümüzde terleme önleyici ürünler kategorisinde yer alan birçok ürün, vücudun terleme dengesini bozmadan kendinizi rahat hissetmenize yardımcıdır. Eğer ter konusunda önemli ölçüde bir rahatsızlık hissediyorsanız, bu durumda koltukaltı pedi kullanmayı tercih edebilirsiniz. Ayrıca terleme önleyici krem ya da sprey deodorant çeşitleri size bu konuda yardımcı olabilir. Hem temiz hem ferah bir gün geçirirken terlemekten rahatsız olmazsınız.
Terleme önleyici ürünler kategorisinden deodorant seçerken, uzun süreli koruma etkisi bulunup bulunmadığına dikkat etmelisiniz. Cildinizi tahriş etmeyecek, kıyafetlerinizde iz bırakmayacak deodorantları tercih etmelisiniz.
Terlemenin tam anlamıyla önlenmesi mümkün olmasa da tercih edeceğiniz terlemeye karşı etkili ürün, gününüzü rahat geçirmenize yardımcıdır. Roll-on, koltukaltınızın ferah kalmasını ve banyo sonrasında ter nedeniyle oluşabilecek kötü kokunun önlenmesine yardımcı olur. Özellikle vitamin ve mineral açısından besleyici ve nemlendirici özelliği bulunan roll-on çeşitleri, koltukaltınızın ferah kalmasına yardımcıdır.
Terleme önleyici ürünler arasında son dönemde çoğu kişinin tercih ettiği bakım ürünlerinden biri de krem deodorantlardır. Bu terleme önleyici krem deodorantların bazıları her gün, bazıları ise haftada sadece bir kez kullanmanız gereken ürünlerdir.
Haftada sadece bir kez kullanarak tüm haftayı ferah geçirmenize yardım edecek roll-on, deodorant ve krem deodorant çeşitlerini şimdi sipariş verebilirsiniz. Antipespirant özelliği bulunan, alkol ve paraben içermeyen, yapışkanlık hissi olmaksızın rahatlıkla kullanabileceğiniz terleme önleyici ürünler ile özellikle yazın çok rahat edebilirsiniz.
Tatilde, işte, toplantıda, okulda, yolculukta kendinizi rahatlıkla ifade edebilirsiniz. Rahatça hareket edebilmeniz ve topluluk içinde ya da kendi başınızayken terden rahatsız olmanızı engelleyecek güzel bir seçim yapabilirsiniz. Kadın roll-on, kadın deodorant, kadın krem deodorant çeşitlerinin yanında erkek deodorant, erkek roll-on ve erkek krem deodorant çeşitlerini Kırmızı Beyaz terleme önleyici bakım ürünleri arasında bulabilirsiniz.
Her cilt tipine uygun terleme önleyici ürünler için şimdi linke tıklayarak sipariş oluşturabilir, yazın tadını istediğiniz gibi çıkarabilirsiniz.
Terleme önleyici vücut bakım ürünleri için tıklayınız.
En sevdiğiniz dondurmayı yerken, sıcak bir çay yudumlarken veya tatlı bir şeyler atıştırırken dişlerinizde aniden keskin bir sızı mı hissediyorsunuz? Eğer bu durum size tanıdık geliyorsa, yalnız değilsiniz. Milyonlarca insanı etkileyen diş hassasiyeti , yaşam kalitesini düşüren, yeme içme keyfini baltalayan oldukça yaygın bir sorundur.
Güzel ve sağlıklı bir gülüş, sadece estetik bir kaygı değil, aynı zamanda genel sağlığımızın da önemli bir göstergesidir. Ağız ve diş sağlığını korumak, diş çürükleri, diş eti hastalıkları, ağız kokusu gibi pek çok sorunun önüne geçmenin yanı sıra, kalp hastalıkları, diyabet gibi bazı sistemik rahatsızlıkların riskini azaltmaya da yardımcı olabilir. Peki, bu değerli varlığımızı korumak için günlük olarak neler yapmalıyız?
Cilt sağlığı ve genç bir görünüm söz konusu olduğunda, adını sıkça duyduğumuz iki güçlü bileşen var: Kolajen ve C Vitamini . Kolajen, cildimizin temel yapı taşıyken ve ona sıkılık, elastikiyet kazandırırken; C vitamini ise hem güçlü bir antioksidan hem de kolajen üretiminde hayati bir rol oynayan bir vitamindir.
Kolajen takviyelerinin cilt, saç, tırnak ve eklem sağlığı üzerindeki potansiyel faydalarını öğrendikçe akla gelen en önemli sorulardan biri de "Kolajen kullanmaya ne zaman başlamalıyım?" oluyor. Acaba belirli bir yaş sınırı var mı? Genç yaşlarda başlamak erken mi, yoksa ileri yaşlarda başlamak geç mi kalmış sayılır? Ayrıca, kolajen takviyelerini ne kadar süreyle kullanmak gerekir ve etkilerini ne zaman görmeye başlarız? Bu yazıda, kolajen kullanımına başlama yaşı, ideal kullanım süresi ve kürler hakkında merak edilen tüm bu sorulara yanıt arayacağız.
Bir önceki yazımızda kolajenin ne olduğunu, vücudumuzdaki önemini ve potansiyel faydalarını detaylıca inceledik. Şimdi ise sıra, bu faydalardan en iyi şekilde yararlanmak için doğru kolajen takviyesini nasıl seçeceğimize geldi.
Son yıllarda sağlık ve güzellik dünyasının parlayan yıldızlarından biri de şüphesiz kolajen . Sosyal medyada, dergilerde, sağlık programlarında sıkça adını duyduğumuz bu protein, aslında vücudumuzun temel yapı taşlarından biri ve hayati öneme sahip. Peki, kolajen tam olarak nedir?
Doğru seçilmiş bir duş jeli, cildimizi nazikçe temizlerken aynı zamanda hoş kokusuyla duyularımızı harekete geçirir, nemlendirir ve bize kendimizi iyi hissettirir. Peki, piyasadaki sayısız seçenek arasından cildinizi gerçekten şımartacak, güne zinde bir başlangıç yapmanızı veya güne huzurlu bir veda etmenizi sağlayacak o özel duş jelini nasıl bulabilirsiniz?
Yaz ayları, enerjisi ve sıcaklığıyla bizi sararken, cildimiz de bu mevsimin getirdiği özel koşullara adapte olmaya çalışır. Yüzümüze gösterdiğimiz özeni çoğu zaman ihmal ettiğimiz vücut cildimiz, aslında yazın yıpratıcı etkilerine karşı en az yüzümüz kadar hassastır. Güneşin UV ışınları, tuzlu deniz suyu, klorlu havuz suyu ve sık duş alma gibi faktörler, vücut cildimizin kurumasına, nem dengesinin bozulmasına, hassaslaşmasına ve hatta erken yaşlanma belirtileri göstermesine neden olabilir.
